“İçinde ortaya çıkan her duyguyu hissetmeye hakkın var.”
Ben de çoğu insan gibi sinirlenmeye, üzülmeye ya da bazen mutlu olmaya hakkım yokmuş gibi hissediyorum. Koşulları her şeye bağlıyoruz- öfkemiz veya üzüntümüz için insanları suçluyoruz ya da mutluluğumuzun yaşam çizgisini başkalarının eylemleri ve sözleriyle ilişkilendiriyoruz.
Son zamanlarda, sadece bir şeyler hissetmek için mücadele ettim. Kızgın ya da üzgün olduğumu kabul etmek için kendimden korkuyordum. Bunu kabul etmek beni sadece boğacak ya da daha fazla strese sokacak. Ama yazarların dediği gibi, kendinizi hissetmenize ve kendinizi ya da başkalarını suçlamanın ötesine geçmenize izin verdiğinizde hayatınız daha da iyi bir hale gelebilir.
Seni daha da iyileştirir. Işığın hayatınıza girmesine izin vermeniz gibi, duygularını hissetmeye izin vermen. İnsan olduğunu kabul etmeni sağlar, ama aynı zamanda içinde dünyalara sığamayacak bir güç olduğuna da inanmanızı sağlar. Ani çıkışlara, bağırmadan ya da başkalarına kötü şeyler söylemeden olumsuz duygular hissedebileceğimi hiç düşünmemiştim.
Ani çıkışlarıma hiçbir zaman kendime karşı olan güvensizliğimin bir işareti olarak bakmadım.
Her zaman duygularımı bastırdım, ve sonra, tam anlamıyla sahilde bir bank gibi hissettiğimde, içimde bir fırtına gördüm, taştım, yere çakıldım ve yoluma çıkan herkesi devirdim. Bunların hepsini endişeli, öfkeli ve duygularıma karşılık bulamadığım için yaptım.
Bunları yaptığımda, ışık yerine, suçluluk vardır. Benim olan sıkıntıyı, stresi başkalarının suçuymuş gibi düşünmek istedim. Bu yüzden kendime bunu bir daha yapmayacağıma söz veriyorum.
Kaçınılması gereken bir şey.
Yapışkan, çürüyen ve zehirli bir şey.
Seni ve ilişkini lekeleyecek bir şey.
Sessiz insanların gözlerine bakmaktan korkan, söyledikleri her kelimeye içerleyen bir insan haline gelmek.
Ama bugün, sadece duygularıma inanacağım.
Kimseye ya da hiçbir şeyle bağlantı kurmayacağım.
Korkuyorum çünkü yapamazsam bu karmaşa devam edecek.
Kızgınım çünkü kendime kızgınım.
Mutluyum çünkü kendimle mutluyum.
Ve sadece kendi hislerime, duygularıma inanmayı seçiyorum. Duygularıma karşı bir hakkım var.