Aşk ve güven arasındaki fark nedir?
Sağ elimde, seni sevdiğimi biliyorum. Seninle tanıştığımdan beri tek bir an bile seni sevmediğimi düşünmedim. Sabahları aklımdaki ilk düşünce sensin ve uyumadan önceki son düşüncem de sensin. Senin için hayatımı bir çırpıda verirdim ve senin için her gün hayatta kalırdım.
Sol elimde, senin için tuttuğum güven parmaklarımın arasından kayıp gidiyor ve tamamen düşmeden önce onu yakalamak için çok çabalıyorum. İyi olacağımıza ve bana bir daha zarar vermeyeceğine güvenmekten başka bir şey istemiyorum.
Güvenin gerçekte ne olduğundan tam olarak emin değilken birine nasıl güvenebileceğinizi bilmek zordur.
Sanırım düşüncelerimi yanlış yerlere güvenerek veriyorum. Güvenin beni bir daha incitmeyeceğine inanmak olduğunu sanmıyorum. Bunun bir daha yapmamanı beklemek anlamına geldiğini sanmıyorum.
Güven, bizim için savaşmak ya da parmağımdaki yüzüğün gerçek bir anlamı olmasıyla ilgili değil gibi görünüyor. “HER ŞEY SONSUZA DEK MÜKEMMEL OLACAK” yazan sepete tüm yumurtalarımı koymak anlamına gelmez.
Güvenimizi yeniden inşa etmenin kendime güvenmek anlamına geldiğini bile sanmıyorum. Ne olursa olsun iyi olacağımı bilmekle bir ilgisi yok. Olacağımı biliyorum ve buna güvenmeme gerek yok.
Güven ve sevginin aynı şey olmadığını, sadece el ele yürüdüklerini öğreniyorum.
Sana güveniyorum çünkü sana olan sevgimden ne gelirse gelsin uzun vadede benim için en iyisi olacağını biliyorum. Seni seviyorum çünkü buna güveniyorum.
Güven senden, benden ya da ilişkimizden daha büyük. Güven, bir şeyi kesin olarak bilmek değildir. Güven, kristal küreye sahip olmak ve geleceği tahmin etmek değildir. Güven birbirimizi sevmektir.
Seni seviyorum çünkü birbirimize olan sevgimize ve bundan çıkacak kadere güveniyorum.
