Bazı günler uyanacaksın ve her şey sakinleşecek. Vizyonun açık olacak, dünya senin olacak. Geçmişinizin külleriyle dans edeceksiniz ve vücudunuz sevinç hissi ile ağıracak. Diğer günlerde, hatalarınızı derslere çevirme konusunda zorlanacaksınız. Yatağınız tüm gezegenin en güvenli yeri gibi görünecek ve gökyüzü tıpkı sizin hatalarınıza benzeyen bulutlarla dolu olacak.
Kemiklerinizin, kendi içinizde tuttuğunuz tüm sevginin ağırlığı altında ağırlaştığı günler olacak ve bu iyi bir şey olduğunu hissettirecek. Başka bir insana, hislerinizin altında gelişen yeteneğiniz için, düşünme yeteneğiniz için hayata teşekkür edeceksiniz. O zaman, içinde verecek hiçbir şeyin kalmayacağını hissettiğin günlere gelecek; hepsini kaybetmeden önce ne kadarını yaşadığınızı hatırlatan günler, şefkatinizin hiçbir zaman doğru şekilde karşılanmadığını. Çok mu fazla sevip sevmediğinizi merak edecek, çok açık bir şekilde umursadığınızı merak edeceksiniz.
Bu günlerin herhangi birinde, yaşamın rastlantısallığını kontrol edemediğinizi veya kararsız yanıp sönmelerden herhangi birini kontrol edemediğinizi hatırlamak önemlidir. Bazı sabahlar safir bir gökyüzüne uyanacaksınız ve nefes alacaksınız, ağlayacaksınız. Diğerlerinde sevineceksiniz, vücudunuzdaki tüm canlılıkla birlikte güleceksiniz. Hayatta sizi ileri iten anlar olacak ve ayak bileklerinden sizi yakalayan, sizi ters yönde üç adım sürükleyen şeyler olacak. Aşk, size sadece onu yıkmak için kağıt ve camdan yapılmış en zarif ev inşa edecek; seni büyütecek ve bu süreç içinde seni parçalayacaktır. Çoğu gün anlam ifade etmiyor ve bu da – hayatın bir karmaşa gibi olduğunu hissettirecek. Onunla ilgili her şey, asla gerçekten kavrayamayacağımız, asla tutamayacağımıza dair dev bir kasırga, ama onu bu kadar çarpıcı kılan şey bu,
William Lear’ın söylediği gibi, ‘Hepsi bir karmaşa – saçlar, yataklar, kelimeler, kalp. Hayat.’ Hepsi karışıklık, ama hayatımızda olduğu gerçeğini inkar edemeyiz. Kendimize, hayatın asla yavaşlamayacağını, hiçbir zaman basitleşmeyeceğini hatırlatmalıyız ve bununla başa çıkmalıyız – çünkü rutin ararsak, sıradan şeyler bizi çabalamadan önce öldürür.
Kendinizi yaşamda kucaklayın. Sıkıntılarınızdan kurtuldun, bu yüzden öncelikle kendinize önem verin. Sizler beyaz sıcağı sıcaklarından ve içinde ki titremesi asla durmayacak olan atomlardan yaratıldınız, bu yüzden kalbinizin suya düştüğüne inanmayın, düştüğünde ve düşürüldüğünde hayatınızı mahkum etmeyin.
Hayat bir karmaşa – evet, ama yaşamak mükemmeldir.